biyolojik araştırma bkz biyoloji--araştırma

Kullanım örnekleri

biyolojik araştırma bkz biyoloji--araştırma
biological research see biology--research
icon arrow

biological

Phonetic: "/ˌbaɪə(ʊ)ˈlɒdʒɪkəl/"

Part Of Speech: noun


Definition: A biological product.

icon arrow

biological

Phonetic: "/ˌbaɪə(ʊ)ˈlɒdʒɪkəl/"

Part Of Speech: adjective


Definition: Of or relating to biology.


Definition: Related by consanguinity, especially as to parents and children.


Definition: (an error in NNES) Organic (grown without agrochemicals).

icon arrow

research

Phonetic: "/ɹɪˈsɜːtʃ/"

Part Of Speech: noun


Definition: Diligent inquiry or examination to seek or revise facts, principles, theories, applications, etc.; laborious or continued search after truth.

Example: The research station that houses Wang and his team is outside Lijiang, a city of about 1.2 million people.


Definition: A particular instance or piece of research.

icon arrow

research

Phonetic: "/ɹɪˈsɜːtʃ/"

Part Of Speech: verb


Definition: To search or examine with continued care; to seek diligently.


Definition: To make an extensive investigation into.


Definition: To search again.

icon arrow

see

Phonetic: "/siː/"

Part Of Speech: verb


Definition: (stative) To perceive or detect with the eyes, or as if by sight.


Definition: To form a mental picture of.


Definition: (social) To meet, to visit.


Definition: To be the setting or time of.

Example: 1999 saw the release of many great films.


Definition: (by extension) To ensure that something happens, especially while witnessing it.

Example: I'll see you hang for this!  I saw that they didn't make any more trouble.


Definition: To wait upon; attend, escort.

Example: I saw the old lady safely across the road.


Definition: To respond to another player's bet with a bet of equal value.

Example: I'll see your twenty dollars and raise you ten.


Definition: To determine by trial or experiment; to find out (if or whether).

Example: I'll come over later and see if I can fix your computer.


Definition: (used in the imperative) To reference or to study for further details.

Example: For a complete proof of the Poincaré conjecture, see Appendix C.


Definition: To examine something closely, or to utilize something, often as a temporary alternative.

Example: Can I see that lighter for a second? Mine just quit working.


Definition: To include as one of something's experiences.

Example: The equipment has not seen usage outside of our projects.

icon arrow

see

Phonetic: "/siː/"

Part Of Speech: interjection


Definition: Directing the audience to pay attention to the following

Example: See here, fellas, there's no need for all this rucus!


Definition: Introducing an explanation

Example: See, in order to win the full prize we would have to come up with a scheme to land a rover on the Moon.

Türkçe'den İngilizce'ye Çevirmen

Çeviri yazılımımızı diğer makine çevirmenlerinden farklı kılmak için çok yol kat ettik. Türkçe - İngilizce çevirmenimiz orijinal metnin anlamını ve cümlenin ana fikrini asıl amaçlandığı gibi korumak için tasarlanmıştır. Çevirmenimiz olabildiğince insandır. Ürünümüz en iyi gizliliği sağlar. Verilerinizi izlemiyor, satmıyor veya saklamıyoruz. Çevirileriniz size aittir. Transferler için kayıt ve ödeme gerekli değildir!

Çevirilerinizi daha da iyi hale getirmek için özel olarak tasarlanmış arayüzümüzün yeni özelliklerine göz atın. Doğal olarak, hizmetimiz ücretsiz kalır ve ayrıca bir uygulama olarak da mevcuttur. Tüm özellikler, çeşitli ortak dillerin kombinasyonları için yerel olarak mevcuttur. Diğer özellikler ve dil kombinasyonları aşağıdadır. Hangi dile çeviri yaparsanız yapın, ortaya çıkan metin çevrimiçi sözlüğümüze bağlanır. Anlamları ve diğer cümlelerdeki kullanımları hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız, çıktı metin kutusundaki tek tek kelimeler ayrıntılı olarak analiz edilir. Her şey tamamen ayrıntılı ve gerekirse test edilmiştir!İngilizce, dünyada yaklaşık 1,5 milyar insan tarafından konuşulmaktadır. Dünyada en çok konuşulan dildir. 1.000.000'den fazla kelime var! Türkçe, Türkiye'de, Kuzey Kıbrıs'ta yaklaşık 80 milyon kişi ile Avrupa ve Kuzey Amerika'daki göçmen toplulukları tarafından konuşulmaktadır. Yaklaşık 88 milyon konuşmacı ile en çok konuşulan Türk dilidir. Türk dili, Türkiye'nin batısında yer alan Anadolu'da ortaya çıkmıştır. Şu anda, bu iki hacimli ve harika dildeki çevirilerle hızlı, rahat ve ücretsiz çalışmanız için size profesyonel çevirmenimizin işlevselliğini sunuyoruz!İster eğitim, iş veya kişisel amaçlar için İngilizce'den Türkçe'ye veya Türkçe'den İngilizce'ye çevrilmiş metinlere ihtiyacınız olsun, online çeviri siteleri aklınıza gelen ilk çözüm olabilir. Tercümanımız kurumsal, akademik, yasal, tıbbi terimleri yetkin bir şekilde dikkate alır. Ayrıca çeviri aşamasında, aklınıza gelen metnin, ihtiyacınız olan terimler kullanılarak, bu alanda profesyonellerle çalışarak ihtiyacınız olan tarzda tercüme edildiğinden emin olabilirsiniz.